Halk arasında ”kurdeşen” olarak isimlendirilen, kollar, bacaklar, göğüs, karın, sırt gibi vücudun hemen her yerinde görülebilen boyutları 0.5-10 cm arasında değişen, kırmızı, ödemli, ciltten kabarık, kaşıntılı alerjik bir deri döküntüsüdür. Kırmızılık üzerine basmakla kaybolur, kaşıntı yoğun olmakla birlikte, kaşıntı izlerine neden olmaz. Genellikle döküntüler 24 saat içinde herhangi bir iz bırakmadan kaybolur. Bazen ürtikere halsizlik, iştahsızlık, baş ağrısı, karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal, baş dönmesi, bayılma gibi bulgular eşlik edebilir.
Belirtiler 6 haftadan kısa sürerse akut ürtiker, 6 haftadan uzun sürerse kronik ürtiker olarak isimlendirilir. Kronik ürtikerde, çok daha detaylı araştırma yapılması gerekir. Ancak yapılan tüm tetkiklere rağmen hastaların % 70′ inde herhangi bir neden bulunamaz.
Ürtiker, hastaların yaklaşık yarısında anjiyoödem denilen özel bir tabloyla birlikte bulunur. Ürtikerin cildin daha derin kısımlarını etkilemesi durumunda anjiyoödem ortaya çıkar. Bu durumda göz kapaklarında, dudaklarda ve dilde şişlikler oluşur, ses kısıklığı ve nefes almada güçlük söz konusu olabilir.
Kimlerde görülür?
Toplumun %15-25’i hayatlarının herhangi bir döneminde en az bir defa ürtiker atağı geçirir. Her yaşta ortaya çıkabilir. Akut ürtiker çocuk ve gençlerde, kronik ürtiker orta yaşlı kadınlarda daha sık görülür.
Neden oluşur?
En sık besinler, ilaçlar, enfeksiyonlar, kronik hastalıklar, solunum yoluyla giren alerjenler, fiziksel etkenler ve psikojenik faktörler nedeniyle oluşur.
Besinler arasında en sık, yumurta, çikolata, inek sütü, peynir, balık, deniz kabukluları, erik, elma, çilek, muz, ananas, avokado, turunçgiller, domates, havuç, kereviz, baklagiller, turşu, baharatlar, kızartmalar, kuru yemişler, bira, koruyucu ve renklendirici içeren hazır gıdalar (sucuk,salam,sosis) ve market ürünleri(cips,bisküvi).
İlaç grubunda en sık, penisilin, aspirin, ağrı kesiciler, hipertansiyon tedavisinde kullanılan ilaçlar, anestezik maddeler, radyokontrast maddeler.
Enfeksiyonlar içinde en sık, tonsilit, farenjit, sinüzit, otit, diş absesi, safra kesesi iltihabı, vajinit, idrar yolları enfeksiyonu, bağırsak enfeksiyonları, bağırsak parazitleri, ayak mantarı, hepatit ve mide ülseri (Helicobacter pylori enfeksiyonu).
Kronik hastalıklar arasında en sık, hipertiroidi, hipotroidi, hipoparatiroidi, romatizmal hastalıklar, lösemi, lenfoma, iç organları tutan kanserler. Solunum yoluyla giren alerjenler içinde, ev tozları, polenler, küfler, sigara dumanı, hayvan tüyleri bulunur. Stres, depresyon ve anksiyete hem bir asıl neden hem de bir tetikleyici faktör olarak karşımıza çıkar.
Diğer nedenler arasında en sık, böcek ısırmaları, arı sokmaları, aşılar, kan ürünleri, fiziksel etkenler (dermografizm, basınç, sıcak ortam, sıcak banyo, yoğun spor) vardır.
Fiziksel ürtiker nedir?
Fiziksel uyaranlara yanıt olarak kaşıntı ve ürtikeryal döküntülerin ortaya çıkmasına fiziksel ürtiker denir. Kronik ürtiker vakalarının %20 sinden fiziksel ürtikerler sorumludur. Tüm fiziksel ürtiker tiplerinde (geç basınç ürtikeri dışında), uyarandan hemen sonra kaşıntı ve ürtiker papülleri gelişir, uyaran uzaklaştıktan en geç 2 saat içinde kaybolur. Tetikleyici faktörler arasında en sık olarak; sıcak, soğuk, basınç, güneş ışığı, egzersiz, yoğun titreşim, su ile temas yer alır.
Temas ürtikeri nedir?
Çeşitli maddelerin deriye direkt teması ile ürtiker oluşabilir. Genellikle lokal bir reaksiyon şeklinde ortaya çıkar. Sıklıkla deriye temastan hemen sonra, bazen birkaç gün sonra görülür. Evcil hayvanlar ile doğrudan temas, şeftali, çilek gibi bazı meyvelere dokunmak temas ürtikerine neden olabilir.
Ne yapmak gerekir?
Vücudunuzda bu tip deri döküntüleri çıktığında hemen bir Dermatoloji uzmanına danışın. Deri döküntülerin rengi, şekli, çapı, dağılımı, 24 saat içinde kaybolup kaybolmadığı, anjiyoödem varlığı, ailesel ürtiker öyküsü, son zamanlarda geçirdiğiniz akut enfeksiyonlar, kullandığınız ilaçlar, aldığınız gıdalar ve maruz kaldığınız sıcak, soğuk, basınç, güneş ışığı ve aşırı egzersiz gibi fiziksel uyaranlarla ilgili olarak doktorunuzu bilgilendirin.
Akut ürtiker ve anjiyoödemin son derece acil bir durum olduğunu unutmayın. Özellikle göz çevresi, dudaklar ve dilde şişlik oluşursa vakit kaybetmeden acil servise başvurun.
Ürtikerin tedavisi nasıl yapılır?
Akut ürtiker sıklıkla ilaçlara ve gıdalara bağlı olarak gelişir, bu nedenle ilk olarak hastanın kullandığı hayati önemi olmayan tüm ilaçlar kesilmelidir. Akut ürtikerin gıdalara bağlı olabileceği düşünülerek, 5 gün boyunca çok sıkı perhiz yapılmalı, sadece doktorunuzun önereceği gıdalar alınmalıdır. Hızlı bir şekilde iyileşme olursa ürtikerin besinlere bağlı olma ihtimali yüksektir. Bu durumda zaman içinde perhiz bozulur ve ürtikere neden olmayan gıdalar eklenerek yeni bir beslenme düzenine geçilir. Bu önlemlerle eşzamanlı olarak doktorunuzun uygun gördüğü kortikosteroidler ve antihistaminikler kullanılarak ilaç tedavisi yapılır.
Kronik ürtiker ilaçlar ve gıdalar yanında kronik hastalıklara bağlı oluşabilir. Bu durumda da perhiz ve ilaç tedavisi yapılır.
Ürtikerden korunma yolları nelerdir?
Öncelikle ürtiker görüldüğü andan itibaren bunun neden kaynaklandığını tespit etmeye çalışmalıyız. Ürtikere neden olan etken anlaşılırsa bir daha onunla karşılaşmamak ürtikerden korunmanın en etkili yoludur. Ürtikere neden olabilecek ilaçlar, yumurta, çilek ve domates gibi besinler, sucuk, salam, sosis, cips, bisküvi gibi renklendirici ve koruyucu katkı maddeleri içeren tüm market ürünlerinden uzak durmak gerekir. Kişiye özel risk arz eden alerjenleri belirlemek amacıyla, gıdalar, polenler, ev tozları, hayvan tüyleri gibi pekçok alerjeni kapsayan cilt testleri yapılabilir. Ürtiker enfeksiyonlarla tetikleniyorsa, geciktirilmeden tedaviye başlanmalıdır. Stres önemli bir tetikleyici faktör olduğu için stresten kaçınmak, stres yönetimiyle ilgili olarak Psikiyatrist desteği almak ürtikerin tedavisini kolaylaştırır.